‘Gaipten Sesler Duymak’ Neden Bazılarında Hastalığa İşaret Ederken Bazılarında ”Medyumluk” Olarak Görülüyor?

Karşınıza çıktı mı bilmiyoruz; ancak bazı insanlar, ‘ruhlar dünyasından’ sesler duyduklarını ve onlardan mesajlar aldıklarını ifade ederler. Kimi bu insanların özel yetenekleri olduğunu düşünür, kimi ise deli der. Sanrı ve hezeyanlar her ne kadar ruhsal hastalıkların işareti olabilse de bu tip sesler duyanlara baktığınızda çok sağlıklı görünen insanlar da olacaktır. 

Peki bu seslerin tek nedeni şizofreni gibi nöropsikiyatrik ya da psikolojik sorunlar değilse diğer nedenler neler? “Sağlıklı ve sağlıksız” olanın farkı ne? Bilim insanları uzun bir süredir bunları anlamaya çalışıyor. Bu sene yayınlanan bir araştırma ise söz konusu ayrımı yapmayı mümkün kılıyor.

Erken dönemde başlayan pozitif sanrılar, ”spiritüel deneyim” olarak adlandırılıyor

medyum

Spiritüel bakış açısında ‘durugörü’ ve ‘duru işiti’ olarak adlandırılan, bir dış uyaran olmadan sesler duyma ve bir şeyler görme durumları, dini ve spiritüel tecrübeler üzerinde çalışan antropologların ve patolojik halüsinasyonlar üzerinde çalışan bilim insanlarının en büyük merak konularından biri. Bilim insanları, neden bazı insanlar duydukları sanrıları spiritüel tecrübelere bağlarken diğerlerinin bu sanrılardan kötü etkilenip şizofreni gibi teşhisler aldıklarını çözmeye çalışıyor.

Bu senenin başlarında sonuç veren bir araştırmaya göre; görevler sırasında öğrenmeye yatkınlık, çocuklukta yaşanan anormal işitsel tecrübeler ve işitsel halüsinasyonlara eğilim çoğunlukla kendini “ruhlar alemiyle iletişimde” olarak tanımlayan ‘medyum’ ve ‘büyücülerde’ görülüyor. Psikolog Peter Moseley, bu insanlarla ‘akıl hastalarının’ farkını şu şekilde açıklıyor: “Spiritüelist insanların duyduğunu rapor ettiği olağandışı sesler genelde pozitif oluyor ve çocuklukta belirmeye başlıyor. Bu yüzden kişi bu seslere alışık oluyor ve onları ‘kontrol etmeyi’ biliyor. Gaipten sesler duyma olayına neyin sebep olduğunu anlamak, kontrol edilemeyen ve rahatsız edici seslere de çözüm bulunmasına yardımcı olabilir.” 

Moseley ve Durham Universitesi’nden meslektaşı Adam Powell yaptıkları anketle olağandışı sesler duymayan genel popülasyonla bu sesleri duyduğunu söyleyen ”medyumları” karşılaştırdı. Kendini medyum olarak tanımlayanların %44,6’sı her gün sesler duyduğunu ifade ederken %79’u bu seslerin günlük hayatlarının bir parçası olduğu ifade etti. 65 medyumun büyük çoğunluğu bu seslerin kendi içlerinden geldiğini ifade ederken %31,7’si seslerin dış kaynaklı olarak da geldiğini belirtti.

Katılımcılar, aynı zamanda başından beri ”spiritüel insanlar” olmadıklarını; bu sesleri duymaya başladıktan sonra nedenini bulmaya çalışırken en sonunda böyle anlamlandırdıklarını ifade etti. Yani sesler rastgeleydi ve sonradan “ruh, cin, hayalet” gibi varlıklardan geldiği iddia edildi. Araştırmalar, şimdi çocukluk döneminde ortaya çıkan bu seslerin kaynağını öğrenmek üzere devam edecek. Bir sonraki araştırmada inançların, dini öğretilerin ve hikayelerin bu seslerin gelişimine etkisi üzerinde çalışılacak.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir