İSTANBUL (İGFA) – Yetişkinlere nazaran bağışıklık sistemi çok daha zayıf olan çocuklar öksürük, hapşırık ve konuşma esnasında havaya yayılan damlacıklardaki virüs ve bakteriler nedeniyle son günlerde çok sık hastalanıyor.
Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Elida Yüksel, kirli ellerin yüze sürülmesi, bulunulan ortamın tertipli havalandırılmaması ve öksürüp hapşırırken havaya saçılan virüs ve enfeksiyonlar münasebetiyle çocukların sık hastalanıp okula gidemediğine vurgu yaparak, güzelleştiğinde de hemen yine hasta olduğunu söyledi. Son günlerde çocukların en sık kapısını çalan hastalıkları; nezle, grip, akut bronşiyolit ve farenjit olarak sıralayan Dr. Elida Yüksel, bu hastalıkların belirtilerini ve korunmanın yollarını, hastalık kapıyı çaldıysa yapılması gerekenleri anlattı, kıymetli ihtarlar ve tekliflerde bulundu.
Çocuklarda en sık görülen kış hastalıklarının başında soğuk algınlığı (nezle) geldiğine dikkati çeken Dr. Elida Yüksel, burun akıntısı, burun tıkanıklığı, öksürük, hapşırık ve boğazda kaşıntı üzere belirtilerle kendini aşikâr eden soğuk algınlığının tedavisinde; serum fizyolojikle burnun yıkanması, sağlıklı beslenme, C vitamininden güçlü zerzevat ve meyve tüketimi, bol su içilmesi ve dinlenmenin çok kıymetli olduğunu kaydetti.
Son devirde çok yaygın görülen influenzanın (grip) kapalı ve kalabalık ortamlarda çok kolay bulaştığını vurgulayan Dr. Yüksel, hastalığın en önemli belirtilerini yüksek ve inatçı ateş, burun akıntısı, boğaz ağrısı, kas ve eklemlerde ağrı, karın ağrısı, titreme, gözlerde kızarıklık, öksürük, bulantı, kusma ve ishal olarak sıralandığını kaydetti.
Son günlerde bilhassa iki yaş altındaki bebeklerde çok sık görülen, viral bir enfeksiyon kaynağı olan bronşiyolit, üst teneffüs yolu şikayetleri sonrasında gelişen hışıltı ve teneffüs derdi olarak tanımlandığını kaydeden Dr. Yüksel, kalabalık ortamlarda bulunan ve sigara dumanına maruz kalan bebeklerde öncelikle burun akıntısı ve hafif ateşle seyreden hastalığın, akciğerlere inerek teneffüs düşüncesi, süratli nefes alma ve hışıltılı teneffüse yol açtığını belirterek, “Bu şikayetler olduğunda vakit kaybetmeden doktora başvurulmalıdır aksi taktirde önemli teneffüs külfeti, teneffüs durması (apne), sıvı kayıpları ve kalp yetmezliği üzere çok kıymetli hastalıklara yol açabilir” ihtarında bulundu.
Sıklıkla yüksek ateş, üşüme, titreme, yutkunmada zorlanma, boğaz ve kulak ağrısı ile başlayan farenjitte şikayetler artarak ilerlediğine de vurgu yapan Dr. Elida Yüksel, “Akut farenjit çoğunlukla viral enfeksiyonlardan kaynaklandığı için özensiz antibiyotik kullanılmamalı, bakteriyel farenjit durumunda hekim gerekli görürse antibiyotik kullanılmalıdır” dedi.